Bu durum, işitme bozukluklarından psikolojik strese, sosyal izolasyondan uyku problemlerine kadar pek çok yan etkiye yol açar. Kulak çınlamasıyla mücadele eden kişiler, bu sürekli rahatsız edici seslerle yaşamanın getirdiği zorluklarla başa çıkmak için çeşitli tedavi yöntemleri arayışına giriyor.
Bu yazıda, fizyoterapistlerin kulak çınlamasıyla olan bu mücadelenin neresinde yer alabileceklerini anlatmaya çalışacağım.
Fizyoterapinin etkili olmayacağı durumlar nelerdir?
∆ KBB uzmanına gittiniz ve doktor kulağınızdaki çınlamanın sebebinin kulakta yer alan yapı ya da yapılarla alakalı olduğunu söylediyse, bundan sonrası fizyoterapi ile çözülemez. Örneğin, yüksek sese maruz kalan kişilerde oluşan kulak çınlamasına fizyoterapistlerin yapabileceği bir uygulama yoktur.
∆ Beyindeki sinir ya da işitme sistemi kaynaklı nörolojik kökenli kulak çınlamaları da fizyoterapi ile düzelmez.
∆ Psikolojik kaynaklı kulak çınlamalarında da fizyoterapi etkili olamaz. Bunların tespiti çok zordur. Bir hocamın da dediği gibi, “Beyin bazen dışarıdaki sesleri duymamak için içeride sesi yükseltir, bu da kişiye kulak çınlaması ya da uğultusu gibi gelebilir.” Bu tarz rahatsızlığı olan kişiler, genellikle kendilerini rahat ve mutlu hissettiklerinde kulakları daha az çınlar; stresli zamanlarında ise çınlamaları artabilir.
∆ Bazı ilaçların fizyolojik yan etkisi olarak çıkan kulak çınlamaları da fizyoterapinin alanına girmez.
Fizyoterapi nasıl yardımcı olabilir?
Fizyoterapi, kulak çınlaması (tinnitus) tedavisinde genellikle kas gerilimleri, postür bozuklukları, çene eklemi problemleri, boyun rahatsızlıkları gibi fiziksel faktörlere bağlı durumlarda etkili olabilir. Buna karar verecek olan da KBB uzmanları ve uzman doktorlardır.
Diş sıkmak kulak çınlamasına sebep olabilir mi?
Yapılan araştırmalar çene ekleminde oluşan problemlerin kulak çınlamasına sebep olabileceğini ispatlamıştır. Özellikle stresli zamanlarda diş sıkmanın artmasıyla eş zamanlı kulak çınlamasının da arttığı görülmektedir.
Burada fizyoterapistler, çene eklemlerine ve kaslarına yönelik, kas gevşetme, eklem mobilizasyonları ve genel postür egzersizleri uygulayabilir. Fakat bu aşamada sadece fizyoterapistlerin yapacakları yeterli olmayacaktır. Diş sıkma problemi varsa bir diş hekimi de tedavi ekibi içinde yer almalıdır.
Boyun omurgalarındaki dengesizlikler çınlama yapar mı?
Boyun bölgesindeki kemiklerdeki (servikal omurga) bir dengesizlik, kulağımıza giden hava yolu östaki borusunun doğru çalışmasını engelleyebilir ya da boyundaki ana damar olan karotis atardamarını sıkıştırabilir. Bu sıkışma ya da fonksiyon bozukluğu nedeniyle, kalp atışlarımızla uyumlu olarak nabız şeklinde gelen bir kulak çınlaması, yani ritmik bir çınlama hissedebiliriz. Bu tür bir kulak çınlamasına pulsatil tinnitus denir.
Yapılan çalışmalar boyun omurgaları, kaslarıyla alakalı problemlerin fizyoterapistler tarafından uygulanacak teknikler ve egzersizlerin kulak çınlaması tedavisinde etkili olduğunu gösteriyor. Ancak bu uygulamaların içinde yer alan “atlas” (I. boyun omurgamız) kemiğine uygulanan manipülasyonlar (kütletme) tek başına yeterli değildir ve işin uzmanları tarafından yapılmadığı takdirde tehlikeli sonuçlar doğurabilmektedir.
Sosyal Medyanın yaklaşımı
Tek bir hamleyle çınlamanın geçmesi mümkün değildir. Ancak o an bir rahatlama olabilir ama kalıcı bir iyileşme için tedavide birçok uzmanın yer aldığı bir takım çalışması gerekir. Sonuç olarak, kulak çınlaması olan kişiler, ilk olarak uzman hekimlere gitmeli ve eğer onlar kulak çınlamasının sebebinin fizyoterapi alanına girebileceğini söylerlerse o zaman fizyoterapistlerden destek almayı düşünmelidir.